Merhaba,
Sevgili Met’in diş buğdayı kutlamasının detayları postunda
söz verdiğim gibi geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirdiğimiz tay çöreği
kutlamamız hakkındaki yazıma başlayabilmiş olmanın haklı gururu ile hepinizi
selamlıyorum J
Şimdi diyeceksiniz ki bu tay çöreğini nereden uydurdun?
Vallahi ben uydurmadım, tamam sırf parti yapmak için türlü sebepler uyduracak
kapasitem var ama yemin olsun ki bunu ben uydurmadım. Araştırmalarıma göre tay
çöreği kutlamalarının tarihi diş buğdayı kutlaması kadar eskilere dayanmakla
birlikte, güzide ülkemizin farklı bölgelerine göre ismi ‘adım ekmeği, adım
çöreği, tay tay lokması’ gibi değişiklik göstermektedir. Günümüzde ise daha çok
‘ilk adım partisi’ olarak isimlendirilmektedir.
Amacı ise hem ilk adımını atan bebişimizin hayatındaki bu
önemli gelişmeyi sevdiklerimizle kutlamak hem de kısa sürede, düşmeden, seri
bir şekilde yürümesini sağlamakmış. Öyle ki yürürken sürekli takılıp düşen
tiplere ‘ senin adım çöreğin yapılmadı mı ki bu kadar düşüyorsun?’ diye
sorarlarmış rivayete göre. Ben de benim tez canlı oğlum en kısa sürede düşmeden
yürümeyi öğrensin diye adım çöreğini yapıp, sevdiklerimizle yiyelim dedim ama
yürümeden koşmaya çalışan oğlum için çözüm olur mu bilmem. Kafa göz mosmor
ilerliyoruz şu günlerde L
Süslemeleri diş buğdayında olduğu gibi yine kendim
hazırladım. Beyaz ve gümüş renklerde bayraklara Ali Mete ve Yürüyor yazılı iki
sıra banner hazırladım. Bannerların başında ve sonunda mavi bir baykuş görseli
kullandım. En altta da küçük ve büyük mavi ayak izleri etiketlerini daire
şeklinde kestiğim beyaz kartonlara yapıştırarak farklı bir banner astım. Hepsinin üstünü ise beyaz ve gümüş renklerde
balon ile süsledim. Aslında ben tarif ettim, selvi boylu teyzelerimiz süsledi J
Davetlilerimize hediye olarak günün anlam ve önemine uygun
parlatıcı ayakkabı süngeri hediye ettik J Şeker
büfesindeki beyaz ağaçta, mavi puantiyeli minik poşetlerin içinde bu minik
hediyeler yer alıyor. Pastamız yine temamıza ve renklerimize uygun, bir o kadar
da sadeydi. Gri- beyaz puantiye kaplamalı pastanın üzerinde mavi beyaz bir
ayakkabı yer alıyor ve altında ilk adımı attı- 16.02.2016 yazıyordu. Şeker büfesinin her iki yanına ızgara şişe
taktığımız beyaz marshmallow’ları ve üzerine baykuş görselli etiket
yapıştırdığımız mavi-beyaz şekerleri saksı ile yerleştirdik. Hemen yanında ise beyaz
bezeler ve nam-ı diğer tay çöreklerimiz yer alıyordu. Mavi beyaz cupcake
kalıplarında ise pırasalı kiş ve havuçlu patates püresi vardı, evet onların
şeker büfesinde olmayı hak edecek kadar şekerli olmadıklarının farkındayım ama
pasta varken kimse başka tatlı yemiyor diye tuzlu yaptık onların içini de J
Tay çöreği/adım ekmeği/adım lokması, adını ne derseniz
artık; bu tuzlu hamurlu şeyin belli bir tarifi yok. İsterseniz dereotlu poğaça
yapın, isterseniz mahlepli çörek. Tek farkı içine madeni para koymanız (tabi
dezenfekte edilmiş şekilde J ) ,
yani sıradan bir çöreğin içine bir adet para koyduğunuz zaman oluyor size tay
çöreği. Ve o çöreği kim yerse yürüyen bebişe hediye alması gerekiyor ki bu
hediye genelde ayakkabı oluyor J Biz
kurnazlık yapıp iki tane koymuştuk, ikisi de teyzelerimize çıktı J
Kutlamamızda bize gelen en özel hediye ise Sevgili Met’in
halasının ve kuzenlerinin kendi elleriyle yaptığı pano oldu. Aslında panodan
çok afişe benziyor. Üzerinde 16 Şubat 2016, ‘Ali Mete 309. Gün dünyaya ayak
bastı ‘ yazıyordu. Oğlum 10 ay 2 günlükken yürüdü ve bu tarih 309 güne denk
geliyor. Sizce de çok ince düşünülmüş bir hediye değil mi? Üstelik her bir
harfi tek tek kesilmiş, dikilmiş, inanılmaz bir emek J Ancak
biz henüz Ali Mete’nin bir fotoğrafını çekemedik bu afişin önünde. Kendisi
bugünlerde fotoğrafı çekilirken sanatçı kaprisi yapıyor çünkü L
Bu arada Sevgili Met tay çöreği kutlamasında emekleyerek bir
ilke daha imza attı. Neyse ki ilk adımlarını attığı videoyu sosyal medya
hesaplarımdan paylaşıp, herkese yürüdüğünü kanıtlamıştım. Yoksa çocuğunun
yürüdüğünü zannedip kutlama yapan anne kategorisinde Oscar adayı olacaktım.
Tay Çöreği de bitti sırada ne var dediğinizi duyar gibiyim J Bir
buçuk ay sonra doğum günü var, ondan sonra da bakacağız artık. Her anne gibi
benim için de oğlumun her gelişimi, her değişimi kutlanası nitelikte. Dilerim
daha nice kutlamalar yapmak kısmet olur J Zaten
şurda 3-5 sene sonra ‘offf anne yhaaa biz kankalarla takılcasss’ diyip doğum
gününde beni istemeyebilir bile J O güne
kadar ne yapsam kardır J
Sevgiler,